top of page

Yaşamak

Yu Hua

Roman

Çağdaş Dünya Edebiyatı

Açıklama

Aile servetini yiyip tükettiği gençlik günlerinde, uzun bir hayatın ona neler sunacağından habersizdir elbette Fugui.
Yıllar sonra, yaşlı öküzüyle tarlasını sürerken tanıştığı bir yabancıya hayatından söz etmeye başladığında, şımarık bir gencin başına gelenlerden fazlasını sayıp dökecektir bu yüzden: Fugui, kendisiyle birlikte altı insanın hayatını, kaderin sürprizlerini, yaşamın acılarını ve sevinçlerini anlatır. Onun dilinden -daha doğru bir ifadeyle Yu Hua’nın kaleminden- dökülenler, insanlık durumlarına dair epik bir romana dönüşür böylece. Basit bir anlatım, güçlü bir anlatı doğurur: Sabanın toprakta bıraktığı izlere benzer kâğıt üzerinde satırlar. Yaşamın her şeyi kapsaması gibi, Yaşamak da hayatı olduğu gibi kucaklar. Doğumları ve ölümleri, mutsuzlukları ve umutlarıyla...
Yayımlandığında ülkesinde yasaklanmasına rağmen, bir hayat öyküsü okumamış da sanki bir hayat yaşamış olduklarını söyleyen okurlarının her geçen gün artmasıyla bir “modern klasik”e dönüşen Yaşamak’ı Bahar Kılıç, Çince aslından çevirdi.

"Ne kadar acı çekersek çekelim yine de yaşamak zorundayız" temalı roman 1998 de İtalyan Edebiyat Ödülü olan Grinzane Cavour Ödülü almış ve 1993 yılında aynı isimle sinemaya uyarlanmıştır.


Film, 1994 Cannes Jüri Büyük Ödülü ile en iyi erkek oyuncu ödülü almıştır.

Tavsiye Eden Üye

Okur Ruh

Detaylar

Yayınevi

Sayfa Sayısı

Kategori

Jaguar

205

Edebiyat

Özgün Adı

Özgün Dili

İlk Yayın Tarihi

活着 (Huózhe)

Çince

1993

Adres

SAKARYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İMAR ve ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI, Mithatpaşa, Adapazarı/Sakarya, Türkiye

Yorumlar (3)
5 üzerinden 4 yıldız
4.0 | 3 Puanlama

Puanlama ekleyin*
Hypatia
Hypatia
23 Tem
5 üzerinden 4 yıldız

Öküz burada: Fugui'nin yansımasıdır → Sessiz, güçlü, dayanıklı

Toplumun sıradan insanlarını simgeler → Acıya katlanır, itiraz etmeden çalışır

Yaşamın sadeliğine dönüşü temsil eder → Doğayla baş başa, ideolojiden uzak


Öküz gerçeklik, canlılık, doaya ait varlıktır. "Tarlayı sürmeyen öküz mü olurmuş? ...hadi yürü, yürü"(Syf. 10) Kısaca her şeye rağmen yaşa ve yaşamaya devam et demiş yazar.


Kitaba 5 üzerinden 4 verdim. Dili inanılmaz akıcıydı. İnsanın dönüşümü ve varoluşu bu kadar anlatılabilir, uzak bir coğrafya ve tarihi bu kadar yakınlaştırılabilirdi. Yazar kaleminin hakkını vermiş.

Beğen

5 üzerinden 4 yıldız

Yine oldukça akıcı bir kitap seçmişiz. Okur Ruh'a teşekkür ederim tavsiyesi için. Roman nasıl başladı bitti anlayamadım. Sayfa 130-140 lardan itibaren başlayıp büyüyen bir hüzün çığı var. Ağlama hissiyle bitirdim kitabı. Üstüne konuşulacak çok şeyi var. Dönemleri Okur Ruh güzel bölümlemiş. Bu dönemlerin varlıklı bir aileden Fugui'ın (Fugıy) kumar masasında kaybettiği aile mirası sonrası sıradan bir çiftçi ailesine dönüşen Xu(şu) ailesinin yaşantısı üstünden anlatımı oldukça etkileyici. Ben Fugui'a asla kızmadım, aksine sahip çıkamadığı o 65 dönüm arazi ve evler nasıl olsa komunizmle beraber komün malına dönüşecekti ve Longer (Longır) yerine kendisi idam edilecekti. Velev ki yırttı diyelim sonraki yıllarda Kültür Devrimi sonrası köye gelip Yoldaş Başkanı alıp götüren ve dayak atan Kızıl Muhafızların başındaki 17lik devrimci salak kızın sizin burada toprak sahibi kim dedikleri kısım vardı sayfa 170 lerde orada gidecekti kelle. Her türlü şansı yaver gitti. Bence asla hayatta kalmayı çok da istemiyor gibi bir durum yoktu. Eşi Jiazhen'a (Ciacın) çok iyi davrandı ömür boyu ve onu mutlu etti. Gençliğinde ki hataları bir daha tekrar etmedive Ciacın son nefesinde bile onun adını sayıkladı. Anası hastalanıp da kasabaya indiğinde orduya zorla asker yapılacağını ve senelerce savaşın göbeğinde kalacağını nereden bilebilirdi ki? Savaş yıllarında yaşananları hayal etmekte zorlandım, anlatı karışık, betimlemeler yetersizdi. Oğlu Youqing (Yoçing) in asker arkadaşı ve yıllar sonra Vali Liu ya da kendi bildiği adıyla Chunsheng (Çunşıng) ın karısı için kan torbası olacağını ve ölene kadar kanının alınacağını nasıl bilebilirdi ki? Kızı Fengxia (Föngşya) dilsiz de kalsa mutlu bir evlilik yaptı ve Wan Erxi (Van Irşi) kitabın en delikanlı karakteri çıktı. Kısa bir ömrü olsa da mutlu bir evliliği oldu Föngşya'nın. İrşi'nin beton altında pestilinin çıkması da Fugıy'in mi suçuydu? Torunu Kugen (Kuygın) o evde hasta olduğu için bıraktı dinlensin diye nereden bilebilirdi ki boğulacağını? Kitapta bu nereden bilebilirdim ki kalıbı defalarca kullanılmış ve çok sıkmıştı. Yani acaba Fungıy'ın cehaletine dair bir eleştiri mi yapıyor yazar diye düşünmedim değil. Ben Fugıy karakterinin ne olursa olsun hayatta kal şeklinde bir mesaj verdiğini de düşünmüyorum. Sadece hayatta kaldı ve yaşadı hepsi bu. Ciacın Çunşıng'ın kendini öldüreceğine kulak misafiri olduğu gecenin sabahında onu affettiğini ve oğlu Yoçing e karşılık olan hayat borcu için yaşaması gerektiğini söylediğinde ciddiydi. Yani ailece aslında yaşama çok değer veriyorlardı. Duyguları çok dışavurumcu yaşıyorlar Çinli köylüler. Bu bizim köylerimizde de böyledir. Uçan At sigarası ve ön kapı sigarası konusu ise şöyle: Uçan At sigarası Hongtashan marka sigaraymış. Düşük seviye sınıfların içtiği adi bir sigara. Ön kapı sigarası ise gerçekte Da Qian Men marka sigaraymış ve daha çok orta üst tabaka, elitler, bürokratlar içermiş. Damat İrşi ile bir nevi statüsü daha iyi bir hayata yelken açtı Föngşya ve zaten iki engellinin diğer engelsizlerden çok daha mutlu olabileceğini gösterdi roman bize.

Fugui, öküzü Fugui gibi uzun bir ömür sürdü. Gençliğinde hovarda ve orospusu sırtında, babasının 130 dönümden kumarla 65 e düşürdüğü araziyi sıfırladı. Öküzü domuza, domuzu keçiye, keçiyi kaza, kazı tavuğa düşürdü ve tavuk da gitti Yeniden öküz yaptığındaysa etrafında kimsecikler kalmamıştı. Artık herşey anlamsızdı. Acılar ve mutluluklar dolu bir hayat sürdü. Sadece katlandı, geçmişi ve anılarında kayboldu ömrünün son perdesinde. Yaşamak, tüm yaşayanların ortak hassasiyetlerini yakalamayı başaran bir roman. Zengin, fakir, şehirli, köylü, kapitalizm, devlet baskısı, komunizm, puan sistemi, aile, miras, dalkavukluk, yalakalık, köylü kurnazlığı, cehalet, engellilik, saf sevgi, mutluluk, acı, keder ve en fazla da hüzün... Kitabın bende bıraktığı en yoğun his hüzün ve ağlama hissi...

Düzenlendi
Beğen

Okur Ruh
Okur Ruh
06 Tem
5 üzerinden 4 yıldız

Elimden bırakamayıp en son kucağımda onunla uykuya daldığım bir kitap oldu Yaşamak. İnsanı derinden etkileyen anlatımı başarılı bir kitap olduğunu düşünüyorum. Yeni bitirdiğim için hala bazı şeylerin epey etkisindeyim. Ne diyebilirim ki sadece Ahh Fugui… Hissettirdiklerinin yanı sıra kitapta geçen tarihsel olaylar hakkında hiçbir fikrim olmadığı için biraz araştırma yaptım.

  1. 1940’lar – Çin İç Savaşı ve Japon işgali sonrası dönemi,

  2. 1950’ler – Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurulması ve toprak reformları,

  3. 1958-1961 – Büyük İleri Atılım Dönemi (büyük kıtlıklar yaşanır),

  4. 1966-1976 – Kültür Devrimi (eğitim, aile ve toplumsal yapının sarsıldığı dönem),

  5. 1970’lerin sonu – Reformlar öncesi son yıllar, toplumsal yorgunluk ve bireysel çözülmeler. Ve bu dönemler içerisinde istemese de hayatta kalmayı başaran bir Fugui. Sürükleyici ve etkileyici güzel bir kitaptı.


Düzenlendi
Beğen
bottom of page